28 Haziran 2009 Pazar

2009 KPSS-YENI ADIMLAR...

Bir kpss daha geride kaldi.Yorumda bulunmayacagim bu defa,sadece bransimdan alinacak ogretmen sayisini arttirmalarini umut ediyorum.Agustos ayinda aciklanacak zaten sonuclar,o gune kadar hatirlamak istemiyorum artik kpss yi.
Ve bir baska haber....Yarin sevgilimin ailesi bize geliyorlar,tanisma faslini halletmeye saatler kaldi sunun surasinda.Her sey iyi olsun diye umuyorum bunda da :) 
2009 degisim yilim sanirim.Hayirlisi olsun herseyin.Gelismeleri daha sonra yazarim artik.Simdi sadece cok fazla,heyecan,tedirginlik,sevinc,endise....bir suru duyguyu ayni anda yasiyorum....
Sevgilim Her sey Cok Guzel Olacak.Seni Seviyorum...

22 Haziran 2009 Pazartesi

Bir Hafta Sonu Kaçamağı...Yaşamın Kıyısında...

Sevgilimle bu hafta sonu kısa ama dipdipe denecek şekilde beraber vakit geçirdik.Kısa diyorum çünkü çalışıyordu.Dipdibe diyorum çünkü o kısacık sürenin her anı yanyanaydık :) Pazar günü işten çıktıktan sonra saat 21:00 den 02:00'e kadar bizimdi.Sabahlayamadık malum ertesi gün pazartesi ve iş sendromu.
Sevgilimin bir süredir söylediği filmi
sonunda izleyebildik.Değişik,farklı,içiçe geçen bir o kadar da birbirinden kopuk yaşamları konu edinmiş ilginç bir filmdi.Aslında sinemanın dışında beraber başbaşa izlemek en güzeliydi.Sevgilim başka filmlerde bunu yine tekrarlayalım olur mu :)
Ve işte yine yeni bir haftasonu başladı,ilk günü bitti bile......Ne çabuk geçiyor günler sevgili !!! Farkındamısın???

15 Haziran 2009 Pazartesi

Benim Karım Olur musun???

Güzel düşün güzel olsun derler değil mi ya işte ben de böyle yapmaya karar vermiştim :) Sanırım evren çok hızlı bir şekilde cevap vermeye başladı 14 Haziran 2009 günlerden pazar,şirin sevimli,sıcak bir yaz günü.Yaz bebeği olmama karşın yaz aylarından hiç hoşlanmayan ben bundan sonra yaz aylarını hele ki haziran aylarını daha bir seveceğim sanırım.Zira hayatımla ilgili önemli başlangıçlar,adımlar yaz aylarında oluyor nice süredir.Bedi'nin annemle tanışması yine bir yaz ayına denk geliyor ve mayısta oldu,şansa bak canım sevgilimin kendini en sonunda hazır hissettiği (kimbilir artık hazır hissetmek zorunda da olmuş olabilir belki) evlilik teklifi de yaz ayında oldu.
Olayı baştan anlatmak gerekirse bizim durum biraz sondan başa doğru oldu.sevgilimin böyle işlerle pek ilgisi yok aslında o çok romantizm taraftarı değil açıkcası sırf bu teklifi de ben kendimi huzurlu hissedeyim diye yaptı onuda biliyorum ama olsun beni düşünüp yine de ince davrandı ya asıl önemli olan bu.Benim çok sevgili Adamım hep der ki yahu biz 6 yıldır beraber değilmiyiz ne evlilik teklifi,evleneceğiz işte ne gerek var böyle şeylere ben o kadar insanın içinde yapamam öyle şeyler,alırız takarsın yüzüğünü..... Offff ki ne offf yani böyle şeker mi şeker ama düz düşünen bir adamım var.Ama en sonunda benim sevgilim yaptı yapacağını tabi işe sondan başlayarak :)

Pazar günü geldi beni aldı,sonra gittik daha önce görüştüğümüz arçelik bayisine ve eşyalarımızı aldık.Tabi ben huzursuz eeee hani evlilik teklifi diyorum içimden ama bizimki hiç oralık değil,neyse sonra çıktık yola gittik Bakırköy'de Kırçiçeği restorana orada yemek yedik,konuştuk ve ben hala beklemedeyim....eşyalar alınmış ama ben hala bekliyorum ne komik neyse oradan da kalktık ama hala birşey gelmiyor bizimkinden gittik Taksim'e.Neredeyse 1 saate yakın yürüdük,güzel bir mekan aradık oturmaya derken daha önce gidip oturduğumuz bir yer vardı oranın dışarıda olan bölümüne oturalım dedik.söyledik birer buz gibi bira.İçiyor,konuşuyor ve benim umudum iyice bitiyor derken benim hayatımın anlamı,ruh eşim kızararak söyleyiverdi.................

BENİM KARIM OLUR MUSUN????

Her yer toz pembe oluvermesin mi o an,ne diyeceğimi bilemedim,kaldım bir an,onsuz bir hayatı değil bir evreni düşünemeyen ben kilitlendim.Çok duygusal gördüm kendimi o an ama ne yapayım ben böyleyim......Ve pek tabiki ikimizinde bildiği cevabım dökülüverdi dudaklarımdan...

Evet sevgilim pek tabi evet....Senin karın olmaya sonsuza değin evet....


Ve eş ruhum almış olduğu o bakmaya kıyamadığım,güzelim yüzüğü takıverdi parmağıma....Biz erdik muradımıza darısı tüm sevenlerin başına :)))




10 Haziran 2009 Çarşamba

Bugün Benim Doğum Günüm...

10 Haziran 2009 Çarşamba........Yine bir çarşamba akşamı tam da bu saatlerde (17:00-17:30 arası) 28 yıl önce 81 senesinin sıcak bir yaz gününde merhaba demişim hayata.Önce annemin kokusunu almışım kanımca,öyledir genelde ya hani...Sonra baba ve akrabalara ilk merhaba bakışı atmışımdır kimbilir.İşin özü adının anlamını bile anlayamayacak minik bir bebekmişim bende bir zamanlar.
Ne tuhaf bir duygu,önceleri keyifli,laylaylom oluverir,geçiverirdi doğumgünü zamanlarım.Oysa ilk defa bu sene bir durgunluk var yüreğimde,bedenimde,cümlelerimde.......

Neyse ya çok fazla duygusal resitale gerek yok şimdi,iyiyim,sağlıklıyım,ailem sağlıklı,sevgilimle mutluyum,huzurluyum ( ! bazen bozuyoruz arayı ama olsun),seviyor,seviliyorum.Kardeşim geldi dün İngiltere'den 1 ay süreliğine.Akşama ailece yemeğe çıkalım dedik,hem benim doğum günü olayına bir el atacağız sanırım hem de onun gelişine kadeh kaldıracağız (işin şakası kadeh falan olmaz sade,samimi bir akşam yemeği hepsi o)
Sevgilim çok ama çok şaşırtarak beni,hiç beklemediğim bir anda 11 adet kırmızı gül göndermiş.Anlamı AŞK,seni seviyorum.......Nasıl hoşuma gitti,ofiste masama bir güzel yerleştirdim.Çok yakıştılar masaya da hani,cici durdular.Sevgilim,Adamım Nedimim, mesajına yazdığım cevapta da belirttiğim gibi ben 6 yıl önce seninle bir kere daha geldim dünyaya,iyiki varsın herşeyim ve evet iyiki gelmişim dünyaya,iyiki seni tanımışım...

Ve işte yeni yaşım,28 yaş,pek istemiyordum gelmeni ama madem geldin bari biraz uzun kal şu bünyede de 29 a yerini çok çabuk bırakma olur mu :)
Yeni yaşım sen de hoş geldin sefa getirdin.Sevdiklerimle nice mutlu,sağlıklı yıllara hep birlikte...



3 Haziran 2009 Çarşamba

Pazar Esintisi.....

Sevgilimle mayısın son pazar gününde nihayet Kadıköy'e gittik.Sahile bildiğimiz sahil der gibi olduk önce ama sonra baktık bir dinginlik,bir huzur,bir kalite söz konusu adım attığınız her anda.
Hal böyle olunca dedik bir bakalım sahilin üst tarafında ki sokaklara,bırakalım kendimizi o ana.
Güzel,değişik yani mistik bir havası vardı o ara sokakların.Şu meşhur Çiya Sofrası'nın bulunduğu sokaklardan bahsediyorum.
Hoştu,eğlenceliydi,değişikti yani.Sıra sıra dizilmiş balıkçılar,onların tepesinde dolanan-boyutuna inanamadığım kadar büyümüş olan-martı,üniversite öğrencileri,onların kendine has halleri,yemek yiyip,biranı yudumlarken,muhabbet edebileceğin güzel mekanlar...
Kısacası sevdim ben Kadıköy'ü,bu sefer oturmadık hiçbir yerde ama bir dahakine oturup,biraz içip,sevgilimle hafif çakır keyif olalım istiyorum...

2 Haziran 2009 Salı

Yaşanan Son 1 ay....2009'un Mayıs'ı da Bitti İşte...

1 aydır hiçbir şey yazmamış,anlatmamışım.Sanki hayat durmuş benim için,sevgilim için,bizim için.Oysa durum öyle değil tabi ki.Nedendir bilmem bir türlü fırsat bulupta iki satır yazamamışım hepsi bu.Sevgilimle bu süre zarfında neler yaptık şöyle bir benliğimi yokluyorum ama her zaman ki yaptığımız aktivitelerin dışına çıkmadığımızı farkediyorum sonra.
İş,eve dönüş.Arada iş çıkışı sevgilimle hasret giderme,kokusuna doyma :) , sinemaya gitme !!! ( sevgilimin uyuklaması film arasında,filmden pek bir şey anlayamaması ) , birşeyler yeme,iki çift laf etme.Sevgiliyi ne kadar özlediğini her defasında bir kere daha farketme.....Böyle geçmiş işte 1 ay.
Aaaaaa ama masko'ya gittik biz bak şimdi bunu nasıl atladım.Evet eşyalara baktık,bu da beyaz eşya olayına dönmüş gibi oldu ama neyse :) Yapacağız umarım birşeyler.Yani umut ediyoruz.Ne kadar pahalıymış meğer eşyalar.Offf hayırlısıyla üstesinden gelelim şu işin başka birşey istemiyorum.
Neyse arası çok uzamış bu 1 aylık sürenin öyle ne yediğimize kadarını tabi hatırlayamıyorum :) Bir dahakine arayı bu kadar uzatmasam daha iyi olacak...
Bir de Evteks fuarı vardı,görevliydim.Neyseki kazasız belasız atlattım.Sevgilim pek gönüllü olmasa da ılımlı davrandı!!!