14 Eylül 2009 Pazartesi

Zaman Bana Sormadan Geçiyor,Hayat Devam Ediyor...

Öyle kelimelere tam anlamıyla dökemediğim şeyler oluyor ki son zamanlarda,kendimi kapana kısılmış gibi hissediyorum.Ne üste çıkabiliyorum ne dibe batabiliyorum.Şimdi neden bunu yazıyorum onu bile tam anlamıyla çözemiyorum.Buraya yazmaya başladığımdan beri hep neşeli,şen şakrak cümleleri döktürmüşüm,yazmışım da yazmışım.Oysa işin rengi o kadar da parlak değil.İtiraf etmeliyim sancılı hem de çok sancılı bir dönemden geçiyorum.Allah'ım sınıyormusun beni yoksa.Sana isyan edemem ancak toparlayamıyorum kendimi daha fazla,her şey üstüme geliyor,boğuyor beni hayat.Çok ama çok sevdiğim insanla hayatımı birleştirme adına ilk adımı attık 2 ay önce,zaten bunlara biraz dayanabilme gücüm varsa onun sevgisi,sadakati.Öyle de olmasa ne yapabilirdim ki....Ama çatırdayan haller söz konusu,bazen siz ne isterseniz isteyin hayatta bazı sıkıntılar yaşanıyor bunu biliyorum ama çok anlamsızca olanlara ne demeli.İşte bunlara dayanamıyorum.Onun ailesi ve kendi ailem arasında kalmak istemiyorum.Allah'ım ne olur böyle bir şey olmasına müsade etme.Kullarının kalplerine göre verirsin herşeyi bilirim.
Şu ana kadar olması gerekenler tam anlamıyla olmadı en azından ailem böyle düşünüyor.2 ay geçti üzerinden ve annesi bilinmez bir şekilde belki de ortada hiç sebep yokken iki aileyi birbirinden uzak tutmaya çalıştı.Gelmedi,gitmedi.......Sevdiğim adama bunu hiç söylemedim belki de ancak istemeye gelindiği gün kayınvalidemin gelmemesi,hasta olduğunu belirtmesi ve 2 gün sonra yazlığa gidebilmesi öyle yaraladı ki içimi.İnsan oraya gidebiliyorsa gelin kızını da insanlara karşı onure edip evine gelemezmiydi diye düşünmüyor değilim.Sonra Adamımın ameliyatından sonra ailemin geçmiş olsun ziyaretini engellemesi ve ailemin bu engelleyişi öyle ya da böyle bilmesi....en kötüsü de nişan bohçasının o haliyle annemlerin odasında sıradan bir kutu gibi bir köşede kalakalması....Adetler farklıymış,bu nasıl bir bahane olabilir ki,hiç bir şey diyemedim,diyemiyorum da.Benim ailem de yakın komşularımızdan 2-3 kişiyi alıp damatlarının evine bohçayı götürecekler,annem damadı için hazırladığı 1 tepsi baklavayı sunacak,tatlı yenilip tatlı muhabbet edilecek,hem adet yerini bulacak hem de aileler kaynaşmak adına  1 adım daha yaklaşacaktı birbirlerine...Olmadı,olamadı...Şimdi ailem geçti artık,bizi geçmiş olsun ziyaretimiz için bile kabul etmediler nasıl gideriz o eve hiç mi gururumuz yok diye düşünüyorlar,haklılarda bence.Ama gel gör ki arada kalmak beni çok üzüyor.
Peki ya şimdi...bayrama şunun şurasında 1 hafta kaldı.Ne yapacağım ben,insanlar şen şakrak dünürlerine gidip gelirken ben bir başıma yetim gibimi gideceğim nişanlımın ailesinin evine...Neden bunları düşünemedi benim kayınvalidem,neden beni aileme karşı büyütmedi,neden oğlunun mutlu olması onu mutlu edemedi????
Tek gücüm,tek dayanağım sevdiğim,onun varlığı,elini tuttuğumda hissettiğim güven.O beni güçlü kılıyor tüm bu içten içe gizli çekişmeye,onun hissiyatı içimdeki huzurun kaynağı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder